Soner VATANSEVER / alaşehir Manşet Haber - Alaşehir’de çocukluğundan bu yana yaptığı ve satarak geçimini sağladığı elekler Sultan Kazancı için artık hayatın bir parçası. 34 yaşındayken eşini kaybeden Sultan Kazancı, ürettiği elekleri semt pazarlarında satarak 3 çocuğunu büyüttü. Alın teri dökerek helal lokma ile 3 çocuğunu büyüten, hayatın tüm zorluklarına rağmen dimdik ayakta durmayı başarabilen Sultan Kazancı; “ genç yaşta eşimi kaybettim.
Eşim öldüğünde en büyük çocuğum 13 yaşındaydı. Takdir ilahi, yüce Mevlam onu erken aldı aramızdan. Çocuklarımın üçü de küçüktü. Mücadeleden başka şansım yoktu. Dedemden öğrendiğim ve küçük yaşlardan bu yana yapmış olduğum elçilik mesleğini devam ettirdim. Evde ürettiğim Elekleri çocuklarımın yanıma alarak Semt pazarlarında sattım. Allah’ıma şükürler olsun yavrularımı helal kazançla büyüttüm” dedi. Toplumumuzda Romanlara Karşı Önyargı Hepimizi Üzüyor Sultan Kazancı, Roman toplumuna yönelik önyargılara da dikkat çekerek; “Bizler romanlar olarak toplumda oluşan kötü ön yargılardan dolayı büyük üzüntü duyuyoruz. Her topluluğun içinde kötü insanlar olmaz mı, illaki olur. Romanların içinde de tabii ki kötüler vardır. Ama bunu bütün romanlara mal etmek hepimizi üzüyor. Ben kendimi bildim bileli elek yaparak geçmemi sağlarım. Evladım da aynı şekilde pazarcılık mesleği ile yuvasını geçindirir. Bizler kendi halinde olan insanlarız.
Çevremizdeki Roman kardeşlerimizin çoğu da aynı şekilde, işinde gücünde. Yaşanan birkaç Üzüntü verici olaydan ötürü bütün romanlara kötü demek büyük bir haksızlık. Bizleri tanısalar, misafirimiz olup cayimizi içseler bize karşı olan önyargıları emin olun kalkar. Bizler vatanımızı bayrağımızı toprağımız canımızdan çok seviyoruz. Toplumdaki bizlere karşı önyargı inşallah zamanla kalkar” ifadeleri kullandı.Elekçilik, sadece bir meslek değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi ve kültürel miras olarak Alaşehir’de yaşatılmaya devam ediyor.
Eşim öldüğünde en büyük çocuğum 13 yaşındaydı. Takdir ilahi, yüce Mevlam onu erken aldı aramızdan. Çocuklarımın üçü de küçüktü. Mücadeleden başka şansım yoktu. Dedemden öğrendiğim ve küçük yaşlardan bu yana yapmış olduğum elçilik mesleğini devam ettirdim. Evde ürettiğim Elekleri çocuklarımın yanıma alarak Semt pazarlarında sattım. Allah’ıma şükürler olsun yavrularımı helal kazançla büyüttüm” dedi. Toplumumuzda Romanlara Karşı Önyargı Hepimizi Üzüyor Sultan Kazancı, Roman toplumuna yönelik önyargılara da dikkat çekerek; “Bizler romanlar olarak toplumda oluşan kötü ön yargılardan dolayı büyük üzüntü duyuyoruz. Her topluluğun içinde kötü insanlar olmaz mı, illaki olur. Romanların içinde de tabii ki kötüler vardır. Ama bunu bütün romanlara mal etmek hepimizi üzüyor. Ben kendimi bildim bileli elek yaparak geçmemi sağlarım. Evladım da aynı şekilde pazarcılık mesleği ile yuvasını geçindirir. Bizler kendi halinde olan insanlarız.Çevremizdeki Roman kardeşlerimizin çoğu da aynı şekilde, işinde gücünde. Yaşanan birkaç Üzüntü verici olaydan ötürü bütün romanlara kötü demek büyük bir haksızlık. Bizleri tanısalar, misafirimiz olup cayimizi içseler bize karşı olan önyargıları emin olun kalkar. Bizler vatanımızı bayrağımızı toprağımız canımızdan çok seviyoruz. Toplumdaki bizlere karşı önyargı inşallah zamanla kalkar” ifadeleri kullandı.Elekçilik, sadece bir meslek değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi ve kültürel miras olarak Alaşehir’de yaşatılmaya devam ediyor. 
