Okula Yeni Başlayan Çocuklara Nasıl Davranılmalı?

Okulların açılması ile yeni bir eğitim- öğretim yılına başladık. Eğer okula bu sene başlayan çocuğunuz varsa, o zaman hem güzel günlerin hem de büyük sorumlulukların sizi beklediğini belirtmek gerekmektedir. Çocuğum okula yeni başlayacak, ona nasıl davranmalıyım? Okula yeni başlayan çocukların psikolojisi nasıl olur? Bu gibi soruları merak eden binlerce ebeveyn mevcut.

                Bilindiği gibi eğitim çok ciddi bir iş. Bir de eğitim hayatına yeni başlayacak bir çocuk için bu iş, çok daha önemli bir hale gelmektedir. Burada çocuğun yeni bir ortamla tanışması, hayatında ilk defa aile ortamından uzaklaşmasından bahsediyoruz. Çocuklar için çok önemli bir değişiklik olduğunun farkına varmamız gerekmektedir. Düşünün, karı-koca olarak tek çocuk sahibisiniz ve çocuğunuzu belli bir yaşa getirinceye kadar çok mükemmel yetiştirmeye gayret gösterdiniz. Onu her zaman evin prensi ya da prensesi yaptınız. O her zaman en önemli kişiydi. Bu dedelere gidildiğinde de böyleydi, teyze,halalara vb. gidildiğinde de böyleydi. Ve çocuk bunu hisseti. Yani bütün gözlerin onun üstünde olduğunu fark etti. Peki okula başladığında ne olacak dersiniz? Sizin evdeki bir prens ya da prenses gibi sınıfta en az 20 tane önemli şahsiyet olacaktır. Artık maalesef öğretmen her öğrenciyi bir numara olarak görmeyecek ve standart bir eğitim yaklaşımı sergileyecektir. Bu çocuğunuz için beklenmedik bir durumdur.

              Yine evde yıllardır sürekli onunla ilgilenen bir annesi varken; okulda belli bir disiplin altında kalacak, istediği zaman yemek yiyememe, istediği zaman lavabo ihtiyacını giderememe gibi durumlarla karşılaşacaktır. Bu gibi ortam değişiminin getirmiş olduğu dezavantajlar çocuklarınız üzerinde olumsuz etkiye sebep olacaktır. Bu etkilerin size yansıması da şu şekillerde olması muhtemeldir:

Çocuğunuz, okula gitmek istemiyorum, diyebilir. Bu tür durumların sebepleri alışkanlıklarını bırakmasının zor olmasından, sabah erken kalkmak istememesinden ya da sürekli oyun oynamak istemesinden kaynaklanıyor olabilir. Bunun çözümü, çocuğunuzla sabırla konuşmak ve onu ikna etmektir. Kesinlikle sert bir tutum takınarak, çocuğa baskı yapılmamalıdır.

Sürekli hastayım, diyerek okula gitmek istemeyebilir. Bu davranışın altında okulda yaşadığı olumsuz bir olay gelebilir. Bunun için sınıf öğretmeni ile görüşmeniz faydalı olacaktır. Öğretmenlere ortak hareket etmeniz gerekebilir.

Daha önce yapmadığı bazı hareketler sergileme. Örneğin kızdığında bardak kırma, ya da yaşı büyük olmasına rağmen altına bilerek kaçırma, ağzından argo sözler çıkması gibi. Sayın veliler, şunu hiçbir zaman unutmayın. Çocuğunuz yeni bir ortama başladı ve bu ortamda çok değişik çevrelerden öğrenciler olabilir. Farklı aile tipleri, farklı öğrenciler ortaya çıkmasına sebep olur. Bu da doğal bir durumdur. Çocuğunuz bu tür davranışları, arkadaşlarından öğrenip, bunu evde sergileyebilir. Bu durumlarda, yaptığının yanlış olduğu anlatılmalı. Bakın anlatılmalı diyoruz; kesinlikle bağırma, kızma şeklinde bir tepki, daha vahim sonuçların ortaya çıkmasına sebep olabilir.

      Eğitim ve psikoloji çok geniş bir konu olduğu için, bu konuda yüzlerce sayfalık yazılar yazılabilir. Ama biz, sizler için en önemlilerini özet olarak aktarmaya çalıştık. Umarız yardımcı olmuşuzdur.