Marmara Gölü Kuruma Tehlikesi Altında
Gerek sulamada gerekse balıkçılıkta bölge ve yöre halkı için büyük önem taşıyan Marmara Gölü (Gölmarmara), mevsim şartları nedeniyle kuruma tehdidiyle karşı karşıya kaldı. Doluluk oranı yüzde 10'a kadar düşen Marmara Gölü'ne Demirköprü ve Gördes Barajı'nda yeterli su olmadığı için göle su gelmediği belirtildi.
Gediz Havzası Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma, Çevre ve Kalkınma Vakfı Genel Başkanı Şener Kilimcigöldelioğlu ,Gediz Nehrinde yaşanan kirlilik ve Kuraklık nedeniyle kuruma tehlikesi ile karşı karşıya kalan Marmara Gölü’nün son durumunu gören Gema Vakfı Genel Başkanı Şener Kilimcigöldelioğlu yetkililere seslenerek , bu duruma acilen bir önlem alınması gerektiğini söyledi.
Gema Vakfı Genel Başkanı Şener Kilimcigöldelioğlu ,”Marmara Gölü'nde suların çekilmesi dikkat çekici boyuta ulaştı. Marmara Gölü’nü besleyen iki ana kaynak var. Bunlardan birisi Kum çayı diğeri Gediz Nehri. Demir Köprü ve Gördes Barajı’nda yeterli su olmadığından Marmara Gölü’ne su takviye yapılamıyor. Şu anda Ege Bölgesi’nin gerek sulamada gerekse elektrik üretiminde can damarı olan Demir Köprü Barajının doluluk oranı yüzde 17.04, hem tarım arazilerinin sulanması hem de İzmir’in içme suyu ihtiyacını karşılamak amacıyla değerlendirilen Gördes Barajı’nın ise doluluk oranı yüzde 10.58 civarında. Marmara Gölü’nde ise durum daha kötü. Sular çekilmeye başladı. Su seviyesi yer yer 30 santimetrenin altına düştüğü bir gerçek.20 yıl aradan sonra bir kuraklık dönemi daha yaşanıyor. Bu dönemde şiddetli yağış olmadığı sürece Marmara Gölü’nün dolması mümkün değil. Acil önlemler alınması gerekiyor”dedi.
Ahmetli Regülâtörü Devlet Su İşleri Kendirlik Otopomp tesislerinin yaklaşık 20 yıl önce Marmaragölü’ne Ahmetli Regülatöründen su pompalamak için yapıldığını hatırlatan Gema Vakfı Genel Başkanı Şener Kilimcigöldelioğlu,”Otopomp tesislerinde 16 adet olan makineden 14’ü arızalı,2’si çalışıyor. Ancak elektrik maliyetinin yüksek olması nedeniyle Marmara Gölü’ne su takviye yapılamıyor. Gediz Nehrinin yan kolları olan Alaşehir, Yeşil kavak, Kabazlı, Gümüş, Kurşunlu ve Tabak Çayları ile Sart Deresi’nin suları Gediz Nehri üzerinden boşa akıp gidiyor. Boşa akan bu suların Ahmetli regülâtöründen Marmara Gölü’ne otopomp sistemiyle su gönderilmesi gerekmektedir. Bunun içinde Ahmetli Regülâtörünün su toplama sahasını kaplayan millerin temizlenip, Tesislerin bakım ve onarımı yapılmalıdır. Tarım ve Orman Bakanlığı, Devlet Su İşleri Bölge Müdürlüğü bu konuya önem vermesi gerekmektedir”dedi.
Gediz Nehrinde yaşanan kirliliğe de dikkat çeken Gema Vakfı Genel Başkanı Şener Kilimcigöldelioğlu,”Gediz Nehrinde yaşanan kirlilik ise ayrı bir sorun. Gediz Nehrinin yan kollarından biri olan Alaşehir çayı hep kirli akıyor.Alaşehir’de arıtma tesisi var eski olduğu için yetersiz kalıyor.Sarıgöl ve Selendi ilçelerinin arıtma tesisleri yok.Projelerin inşaatları ise yapılıyor.Üç belediyenin evsel atıkları,Alaşehir ve Salihli’deki bazı işletmelerin kimyasal atıkları Alaşehir çayı ile Gediz nehrine akıtılıyor.Ayrıca yasa gereği mahalleye dönüştürülen çok sayıda köy ve beldelerin evsel atıklarıda Gediz nehrine akıyor.Gediz Nehrinin temizlenmesi için Paralel atık su kanalı projesi hayata geçirilmelidir”dedi.
“Tekelioğlu Köyü sakinleri gölün sürekli çekilmesinden endişe duyuyor"
Gölün kıyısında ki yerleşim yerlerinden biri olan Tekelioğlu Köyü sakinleri gölün sürekli çekilmesinden endişeli olduklarını belirterek,” Göl o kadar çekildi ki balıkçı teknelerimizin yanına gitmek için arabalarımızı kullanıyoruz. Bir zamanlar gölde 400’ün üzerinde balıkçı teknesi vardı şimdi yarısı bile kalmadı. Gölün su seviyesi yer yer 30 santimetrenin altına düştü. Kemer damları Köyü ve diğer tarafta gölün çekilmesiyle binlerce alan açığa çıktı. Acilen önlem alınmalı” dediler.
“Göldeki su seviyesinin çekilmesi böyle devam ederse balıkçılık sektörü tamamıyla çöker”
Marmara Gölü Balıkçı evi bekçileri Hayrullah Çetin ve Ahmet Çetin kuraklık nedeniyle Gölün doluluk oranı yüzde 10’a kadar düşmesinden endişe duyduklarını belirterek,”Kış döneminde beklenen yağışlar olmadı.Göl de suyun her geçen gün çekilmesi balık üretiminin de azalmasına neden olmaktadır. Geçimini balıktan sağlayan balıkçıların çoğu avlanma sezonunda göle açılmadılar. Göle açılanlar ise günlük ortalama 200 ile 400 kilogram arasında balık yakaladılar. Yakaladıkları balıkları kooperatif binamıza getirssiler. Burada hemen hemen her gün alıcı oldu. Gerek vatandaş, gerekse balık satıcıları buraya gelerek gölden çıkan balıkları hemen alıp gittiler. 15 Mart 2020 tarihinde başlayan avlanma yasağı 15 Haziran 2020 tarihine kadar devam edecek. Gölün su seviyesi her geçen gün düşüyor. İlk bahar döneminde beklenen yağışlar olmaz ise Mayıs, haziran aylarında başlayacak olan sulama sezonunda su seviyesi dahada düşecek. Yetkililerin bu soruna çözün getirmesini bekliyoruz”dediler.