Gündemimiz Koronavirüs

Alaşehir Haberleri - Yaşam Koçu Gökben Garanlı Bozoğlu,' Gündemimiz Corona virüs' diyerek yetkililerin 'Evde kal Alaşehir' çağrısını uygulayan Alaşehirlilere tavsiyelerde bulundu.

Reklam
Reklam



Alaşehir Manşet Özel Haber - Koronavirüs tedbirleri kapsamında “Evde kal Alaşehir” çağrısını uygulayan Alaşehirlilere tavsiyelerde bulunan Yaşam Koçu Gökben Garanlı Bozoğlu,” Gündem şimdi Corona virüs” diyerek 7'den 70'e herkese tavsiyelerde bulundu.

Yaşam Koçu Gökben Garanlı Bozoğlu, “Depremler, kazalar, savaş, şehit, panik, korku , endişe, kuşku, öfke. hızına yetişemediğimiz gündem şimdilerde artık sadece Korona virüs oldu. Saydıklarım hep bir değişeceksin'i yaşatan türde olaylar. Sen değişmezsen, ben değiştiririm diyen bir sistemin içinde olabilir miyiz ? Ve biz değişime direnç gösterdikçe, inadına inadına sallıyor bizi 2020. En çok değiştirmekte zorlandığın haline ışık tut.

Korkuların, endişelerin, kuşkuların, neşe, sevinç, kahkahayla, yani;  en genel anlamda, iyi hissetmeyle değişme zamanı. Sen yapmıyorsan, gel ben sana yaptırayım der gibi davranıyor... Neden mi; çünkü Korona için söylenenleri hatırlarsak, sadece bağışıklık sistemi diyor bize. Peki bağışıklık sistemini ne güçlendiriyor? Yeniden söyleyeyim; motivasyon, sevgi, neşe, yaşam sevinci, temiz bir odak, huzur, kahkaha, mutluluk. Değişimden geçtiğimiz doğru,  dirençlerini kırıp, kabule geçme zamanı. Çünkü ancak, o zaman, değişim mümkün.

Aynı zamanda, bu virüsün öğrettiği şeylerden birisi de, insan ilişkileri ve birbirimizle olan bağlantımız. Meğer ne kadar da hafife almışız ilişkilerimizi bunca zaman, sosyal izolasyonun ardından, dışarıya ilk çıktığımızda öyle zannediyorum ki, artık yolda yürürken başımızı öne eğip, görünmez olmayı tercih etmek yerine, birbirimize gülümsemek ve bir şeyler paylaşmak için istekli olacağız. Şu an kendini kısıtlanmış gibi hissetmeni anlayabiliyorum. Ama bak güneşin doğuşu kısıtlı değil, aşk kısıtlı değil, aile zamanı kısıtlı değil, nezaket, yaratıcılık, öğrenmek, muhabbet etmek, hayal etmek, okumak, ilişkilerimiz kısıtlı değil, sevgi kısıtlı değil, dua etmek, meditasyon yapmak, uyumak kısıtlı değil, umut kısıtlı değil, evden çalışmak kısıtlı değil. Sahip olduklarına değer ver. Evet, kısıtlanmak her zaman yapmak istediklerini yapmak için bir fırsattır aslında. Bir parça farklı bakmayı öğrenmektir.  Pozitif  beklentide, iyimser ve mutlu kalmayı deneyimleyelim” dedi.

“Kabul; mucizelere, olasılıklıklara ve özgürlüğe açılan kapımızdır”

Yaşam Koçu Gökben Garanlı Bozoğlu şöyle konuştu,” Yaşadığımız süreç, artık zamanın akıp gittiğini, zamanın yetmediği konusundaki şikâyetlerimizi de durdurmuş gibi görünüyor. En sevdiğin şeyleri yapmak için artık zamanın var ve bu bir hediye. Bizler yavaşlamakta neden bu kadar zorlanmış olabiliriz diye düşündüğümde, başarı  tanımımızı  yeniden gözden geçirdim. Öyle zannediyorum ki, hepimiz için başarıyı;  sürekli bir şeyler yapmak, bir şeyden diğerine geçmek, yoğun ve meşgul olmakla kodladık bilinçaltlarımıza. Muhtemelen bu kadar zorlayıcı olmasının sebeplerinden birisi de bu. Bunu tefekkür etmek için bir fırsat olarak görmeyi deneyelim. Bu sessizlik anlarında güç bulmak ve bu anların tadını çıkartmak için bize sunulmuş yine bir hediye olarak anlamlandıralım. Şimdi koşullar kabule geçmemiz için de yine bir davettir hayattan.

Fark ettiniz mi;  neyle mücadele ediyorsak neye direnç gösteriyorsak, daha çok zorlanıyoruz, acı çekiyoruz. Kabul, yaşadıklarımıza, önümüze ne gelmişse ona evet demektir. Kabul ettiğimizde serbest bırakırız. Kabul; mucizelere, olasılıklara ve özgürlüğe açılan kapımızdır. Bazen çok direnç gösterdiğim anlarda elimde sıkıca tuttuğum bir urgan hayal ederim. Sanki karşı taraftan birisinin de onu çekiştirdiğini. Ben ne kadar ona sıkıca tutunduysam ellerimin kanadığını ve canımın çok acıdığını düşünürüm. İşte tam o sırada sorarım kendime; bu ipi bırakmak istiyor muyum yoksa daha fazla ona tutunup da canımın acımasına devam mı etmek istiyorum. Seçimim kabulden yana olur. Her şey seçimle başlar ve sonrasında olasılıklarla buluşurum. Şu anda evde sizi zorlayan, mücadele ettiğinizi düşündüğünüz her ne varsa;  kabule geçme zamanı. Çocukların gürültüsü, gelecek kaygısı, umutsuzluk,sokağa çıkamama, sosyal izalasyon, can sıkıntısı... 

Hepsi avcunuzda çekiştirdiğiniz ve ellerinizin kanamasına sebep olan ipten fazlası değil. Seçiminizi yapın ve o ipi serbest bırakın. Her gün uyandığınızda, bu gün minnettar olduğunuz bir şeyi aklınıza getirin. Ben buna şükür yada lütuf pratiği diyorum. En az bir dakikanınızı ayırıp, bu gün neye şükrediyorum diye kendinize sorun. Arkasından, yapabildiğin kadar şükret. Sahip olduğun, şuanda sendeki  var olanlara odaklan. Ondan da var, bundan da var,  şuyum da, var buyum da var. Göreceksin saydıkça sayacak ve bulduklarına inanamayacaksın. Sonrasında oluşan vavvv diye bir farkındalıkla enerjinin değişimine tanık olacaksın.  Bununla birlikte evde yapabileceklerimize ek olarak meditasyonu önceliğinize alın. Dışarı çıkamayacağımıza göre içeri girme zamanı. Hepimiz dünyanın her köşesinde, her zamankinden daha fazla sevgiye ihtiyaç duyulduğunu hissedebiliyoruz. Meditasyon aracılığıyla içimizdeki ben’le, sevgi dolu sınırsız bir alanla bağlantı kurabiliyoruz. Sevgi kapasitesinin, sınır tanımadığını deneyimleyeceksin.

Meditasyon, tüm hayatına yansıyacak sevgi ve enerjinin açılışı. En güzel tarafı ise; hemen şimdi, şu anda başlayabilirsin. Gözlerini kapat, bedenine  rahatla, rahatla, rahatla komutunu ver, nefesine odaklan, omuzlarını düşür, yalnızca nefesine odaklan, nefesini sakinleştir ve dene. Şu anda senin ve dünyanın ihtiyacı olan sevgi ol. Gördüğünüz gibi, yaşadığımız süreç  kendi üzerimizde çalışabileceğimiz harika bir dönem ve koştur koştur yaşamımıza sunulmuş muazzam bir fırsat olarak duruyor . Kendi üzerimizde çalışmak, kendimize verebileceğimiz en güzel hediye ve bunu hak ediyorsun.

alaşehir haberleri yaşam koçu gökben garanlı bozoğlu alaşehir koronavirüs