ÇOCUKLARA SAĞLIKLI BESLENME ALIŞKANLIĞI KAZANDIRMA YOLLARI

Alaşehir Manşet Haber - Köşe yazarımız Okul öncesi eğitmeni Gözde Ordu, salgın süreciyle beslenme alışkanlıkları değişen çocuklar için altın önerilerde bulundu. Okul çağındaki çocukların sağlıklı ve dengeli beslenmesinin önemine değinen Ordu, Koronavirüs salgını nedeniyle beslenme alışkanlıkları bozulan öğrencileri sağlıklı beslemek, bağışıklığını güçlü tutmak ve kilo kaynaklı hastalıkların önüne geçmek için ailelere önerilerde bulundu.

Reklam
Reklam

 

Çocukların beslenme alışkanlıkları; ailenin sosyal ve ekonomik durumu, eğitim düzeyi, alışkanlıkları, gelenek ve görenekleri, çevre koşulları gibi çok çeşitli etkenlerin etkileşimi ile oluştuğunu belirten Okul öncesi eğitmeni Gözde Ordu, "Yeterli ve dengeli beslenme düzeni, iyi alışkanlıkları olan ailede büyüyen ve zamanında ek besinler verilmeye başlanan çocuklara iyi beslenme alışkanlıkları kazandırmak kolaydır. Bu çocukların beslenmesinde önemli sorun çıkmaz. Kazandırılması gereken davranışlar ancak sağlam bir eğitimle yerleştirilebilir.

Çocuğa iyi beslenme alışkanlığı kazandırmada; annenin ve öteki aile bireylerinin çocuğa ve birbirlerine davranışlarının uyumlu, ölçülü, tutarlı ve sevecenlik içinde olması önemli rol oynar. Çocuğu eğitmek görevini ve sorumluluğunu paylaşan bireylerin, çocuğun beslenmesi konusunda hoşgörülü ve anlayışlı davranışlarında bir sınırlılık olması gerekir. Ancak sınırların da sınırları aşılmamalıdır. Katı yasaklar ve cezalandırma, sınırsız hoşgörü, çocuğun her istediğini verme ve yapma gibi davranışlarla iyi alışkanlıklar kazandırılamaz.

Beslenme Saatleri ve Aile Sofrası

Çocuğun beklediği mutlu bir olay durumuna getirilmelidir. Aile sofrasında tartışma, sürtüşme, acı ve üzüntü verici konuşmalar yapılmamalı, çocukla da ilgilenilmelidir. Büyükler; belirli yiyecekleri sevmediklerinden; çocuğun az yediğinden, iştahsız olduğundan ve bazı besinleri sevmediğinden söz etmemeli, başka çocuklarla karşılaştırma yapmamalıdırlar. Kendi kendine yeme becerisi gelişinceye dek çocuğa yardım edilmeli, sonra çocuğun kendisinin yemesi sağlanmalı, çocuğa aşırı yardım edilmemelidir. Anlayabilecek yaşta ise, çocuğun hoşuna gidebilecek konuşmalar açmalı, ilgisi yönlendirilerek sorularından ve fırsatlardan yararlanılarak iyi alışkanlıklar kazanmasına yardım edilmelidir. Yine, kendi kendine yiyebilecek çocuğa başkasının yedirmesi de doğru değildir. Çocuk beslenmesinde yapılan yanlışlardan biri de, çocuğun isteklerini ön plana alarak tek lezzetteki besinlere alıştırılması, bazılarına ise diyette yeterli yer verilmemesidir. Örneğin çocuk, şeker, çikolata ve benzeri tatlılara aşırı düşkünlük gösterecek şekilde alıştırılır, bunlar ödüllendirme, avutma, sevindirme aracı olarak kullanılır; diyette zamanında sebze ve meyve bulundurulmaz. Bu durumları önlemek için, çocuk küçükken yemeğinde her lezzetteki besinlere yeterince yer verilmelidir. Yemek ve kahvaltı sırasında ya da aralarında şekerleme, pasta, kurabiye, kolalı içecek ve benzerlerine alıştırılmamalı, yalnız bu tür besinlere yasak da konmamalıdır. Çocuk, zevk aldığı bir oyun oynarken yemeğe çağrılmamalı, gerekirse yemeğe yakın, ilgisi başka yöne kaydırılmalıdır. Yorgun, huzursuz ve kuşkulu olduğu anlarda yedirilmeyip biraz beklenmelidir. Bu anlarda yemeğe zorlanırsa, beslenmeye ilgisi azalacağı gibi sindirim güçlüğü de çekebilir. Ayrıca, yiyeceklerin çok sıcak ve soğuk da olmaması gerekir. Okul öncesi çocuklarına kişisel temizlik alışkanlıklarının da kazandırılması gerekir. Yemekten önce ve sonra ellerinin yıkanması, dişlerinin temizliği, yıkanmadan meyve yenilmemesi gibi konularda çocuklara iyi alışkanlıklar kazandırılmalıdır. Çocuğa, sağlıklı beslenme, kişisel bakım ve temizlik kurallarına uyma, günlük yaşantının olağan bir parçası olarak benimsetilmeli; bu konularda aile büyükleri öğüt vermekten çok örnek davranışlarda bulunmaya özen göstermelidirler.

Çocuklara dengeli beslenme alışkanlığı kazandırmada sık yapılan ve yapılmaması gereken davranışlardan bazıları şunlardır:

1. Zorlama, tehdit, korkutma: Zamanında ve yeterli miktarda yemediği, etrafı kirlettiği, çok yediği için ya da başka nedenlerle çocuğa maddi ve manevi baskı yapmak, bağırmak, korkutmak, zorla yedirmeye çalışmak, cezalandırmak gibi davranışlar çocuk üzerinde sonradan düzeltilemeyecek zararlı izler bırakır ve bu yollarla iyi sonuç alınmaz.

2. Çocuğun her istediğini yapmak ve yedirmek: Çocuğa aşırı ilgi göstermek, sonsuz hoşgörü, onun isteklerine boyun eğmek, ne istiyorsa yapmak, vermek gibi davranışlar çocuğa iyilik değil kötülüktür. Sınırsız hoşgörü ile ölçülü, dengeli bir kişilik yapısı gelişemez.

3. Eğlendirerek yedirmek: Şarkı söyleyerek, dans ederek, televizyon seyrettirerek, peşinde dolaşarak ya da benzeri hareketlerle ilgisini başka yönlere kaydırma yoluyla çocuğa yemek yedirmeğe çalışmak doğru değildir.

4. Acele ettirmek ya da oyalamak: Çocuk yemek yerken çok acele ettirmek, gereksiz yere oyalanmasına göz yummak uygun bir tutum değildir.

5. Yarıştırma, kıskandırma: Yeterli yemediği için başka çocuklardan cılız ve çelimsiz olduğunu, başka çocukların iyi yediğini söylemek, kıskançlık duyurarak yedirmeye çalışmak gibi davranışlar yanlıştır.

 6. Pazarlık, yalvarma, ödüllendirme: Yemeğini ya da belirli bir yiyeceği yediği takdirde çocuğa oyuncak, şekerleme, çiklet almaya söz vermek, istediği bir yere götürmeyi beslenmeyle “pazarlık” konusu yapmak ve yemesi için yalvarmak gibi davranışlar doğru değildir Bir an için olumlu sonuç alınabilirse de, bu ve benzeri yollarla çocuk eğitilemez. Yemeği, istediğini elde etmek aracı ve pazarlık konusu yapmaya başlayan, dediğini ailesine yaptıran bir çocuk üzerinde bir disiplin kurmak bir yana, aile çocuğun tutsağı olmaya başlar. Bir an için sevinç kaynağı olabilen bu “kolay elde etmeler, kolay ödüller” yaşam boyu mutsuzlukların, başarısızlıkların, tutarsızlık ve uyumsuzlukların başlangıcı olur. İyi beslenme alışkanlıklarının kazandırılmasında çocuğa yalnız kısa süreli zevk verecek davranışlarda değil, daima çocuğun geleceği de düşünülerek sevecen, hoşgörülü olması, disipline dayanan eğitim yolu uygulanmalıdır. Bunun sınırları çocuğun yapısal, psikolojik ve sosyal çevresinin özelliklerine göre belirlenmelidir. Okul çağı çocuğun zeka kapasitesini gösteren en önemli dönemdir. Bu dönemde beslenme yaşamın her evresinde olduğu gibi önemlidir. İyi beslenen çocuklarda aritmetik, cümle kurma, sosyal aktivitede başarı gibi önemli fonksiyonlarda daha başarılı olduğu bilinmektedir. Bu dönemde besin alımında bazı güçlükler yaşanabilir. Bunu çok iyi ayarlamak ailelere ve öğretmenlere düşmektedir İyi beslenme alışkanlığı kazandırmada aile bireylerinin çocuğa ve birbirlerine davranışlarının uyumlu, ölçülü, tutarlı olması önemli rol oynamaktadır. Aile bireylerinin tutum ve davranışlarının ölçüsüz ve dengesiz olması, çocuğun ruhsal durumunun değerlendirilememesi, eğitim düzeyinin düşük olması, değer yargılarının gerçekçi olmaması, bireyler arasındaki uyumsuzluklar alışkanlıkların devamlılığında ve kazanılmasında sorunlar yaratmaktadır. Çocuğa sağlıklı beslenme, kişisel bakım ve temizlik kurallarına uyma, günlük yaşantının olağan bir parçası olarak benimsetilmeli; bu konularda aile büyükleri öğüt vermekten çok örnek davranışlarda bulunmaya özen göstermelidir. Bütün bu durumları göz önüne alarak çocuğa iyi bir yemek yeme alışkanlığının verilebilmesi için ailelere şu hususlara dikkat etmeleri önerilmektedir:

 1-Çocuk rahat ve dinlenmiş olarak sofraya oturtulmalıdır. Böylece yemek yerken yorulmaz.

 2-Çocuğun kullanacağı kaşık ve çatal çocuğun eline ve ağzına uygun büyüklükte olmalı, oturuş yüksekliği masaya göre ayarlanmalıdır. 

3-Yemeğini kendisinin yemesi beklenmeli, yemek yerken yetişkinler kadar becerikli olması beklenmemeli, üstüne ve etrafına dökmesini önlemek için koruyucu önlük ve örtü kullanılmalıdır. 

4-Yemek zamanında neşeli ve mutlu bir atmosfer yaratarak bu saatlerin çocuğu mutlu yapan saatler olması sağlanmalıdır.

5-Yemeklerdeki porsiyon miktarları küçük olmalı ve çocuğun ihtiyacı olduğunda yardım edilmelidir.  Çocuğun yemek seçmesini önlemek için 0-1 yaş döneminde çocuk değişik tattaki ek besinlere alıştırılmalıdır.

6-Genelde alması gereken ek besinler üç öğünde verilmeli, gerekirse ikindi vakti meyve ve meyve suyu, yatarken de süt içirilmelidir.

7-Yemek aralarında şekerlemeler, kola, pasta, bisküvi ve kurabiye verilmesi yanlıştır.

8-Eğer ailenin yeterli ve dengeli bir beslenme düzeni varsa çocuk için özel yemek hazırlamak gerekmemektedir.

9-Yalnız çocuğun dişleri tamamlanmadığı için çiğnenmesi güç yiyeceklerin yumuşak bir duruma getirilmesi gerekir.

10-Ayrıca yemeklere ilave olarak çocuğa biraz süt, muhallebi veya yoğurt verilmelidir.

 Okul Çocuklarında Beslenme Alışkanlığı Kazandırma Okul çağı çocuklarına beslenme alışkanlığı nasıl kazandırılır?

 Beslenme ile ilgili konularda, çocuklara, beslenme ilkeleri, beslenme ile büyüme ve sağlık arasındaki ilişkiler örneklerle ve sürekli olarak işlenmelidir. Bu eğitim okulda ders olarak anlatılacağı gibi aileler vasıtasıyla evlerde de yapılabilir.

 - Okula gitmeden önce ailenin de örnek olması ile mutlaka kahvaltı alışkanlığı geliştirilmelidir. Eğer okulda kahvaltı veriliyor ise öğretmenlerin denetiminde bu önemli öğün zorlama yapılamadan tüketilmelidir.

- Okulda kalma süresi uzun olduğu zaman, arada çocuklara besin değeri yüksek, özel hazırlanmayı gerektirmeyen ara kahvaltısı sağlanabilir.

 - Eğer eğitim ve öğretim süresi uzun ve okulda öğlen yemeği verilemiyor ise, ara kahvaltısının miktarı arttırılarak öğle yemeği şeklinde verilebilir.

- Planlı yaşamanın önemi mutlaka anlatılmalıdır.

- Yapacağı bütün işlerde zaman ayarlamasını öğretmek gerekir. Çocuk, çalışma, uyuma, yemek yeme, oynama gibi işler için zamanını dengeli kullanma alışkanlığını bu dönemde kazanabilir. Bu alışkanlık, geç kalmak korkusu yüzünden kahvaltıyı ihmal etme ve öğün atlama sorununu çözümler" ifadelerini kullandı.

sağlıklı beslenme okul çağındaki çocuğun sağlıklı beslenmesi okul çocuğu beslenme sağlıklı beslenme nedir gözde ordu