Çin’in Wuhan kentinden tüm dünyaya yayılan corona virüs nedeni ile ölü ve hasta sayısı her geçen gün artmakta. Ülkemizde ve küresel çapta kriz boyutuna varan bu salgın hakkında Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) durumu pandemi olarak ilan etti. Salgının boyutu giderek derinleşirken, sosyal izolasyon ve “evde kal “ çağrıları herkes tarafından yinelenmekte.
Büyükşehirlere giriş ve çıkışın yasaklanması , bazı kesimlere sokağa çıkma yasağı ile tedbirler alınmaya çalışılsa da salgının yayılma hızı korkutucu boyutlarda. Tüm bu olumsuz koşullara rağmen çalışmak zorunda olan milyonlarca işçinin durumu belirsizliğini korumaktadır. Bu kısa yazımızda; iş hukuku bağlamında covid-19 salgını ve iş kazası konusu değerlendirilecektir.
İŞÇİNİN CORONA VİRÜSE YAKALANMASI İŞ KAZASI SAYILIR MI?
Yargıtay geçmiş tarihli bir kararında, yurtdışında iş nedeni ile bulunan ve domuz gribi kapan bir işçinin vefat etmesini iş kazası olarak kabul etmiştir. İş kazasının tespitinde, işçinin kişisel yaşamı, işveren tarafından alınan önlemler ve illiyet bağı gibi kavramlar bu hususta önemlidir. İşçinin bu virüsü işyerinde kapması halinde olayın iş kazası sayılacağı sabittir. İşçinin nerede virüs kaptığı belli olmayan durumlarda, işveren aldığı önlemler ile illiyet bağının kesildiği ve kusursuz olduğu savunabilir ancak iş hukuku ispat yükümlülüğünün niteliği gereği pek mümkün değildir.
İŞVEREN NE GİBİ ÖNLEMLER ALABİLİR?
5510 sy kanunun 13. Maddesinde iş kazasının unsurları sayılmıştır. İşverenlerin covid-19 salgını konusunda, işyerinde ve çalışma alanlarında alınacak önemleri ivedi olarak belirlemesi, işyeri girişlerinde ateş ölçümü vb sağlık kontrollerinin yapılması, maske dağıtılması, dezenfektan kullanımı, sosyal mesafenin işyeri kurallarına uyarlanması, işyerinin steril hale getirilmesi, iş güveliği uzamanı ve işyeri hekimi ile gerekli tedbirlerin alınması, işçilere gerekli eğitim ve bilgilendirmenin yapılması ve bu hususun tutanak altıma alınması, seyahat gerektiren iş ve eylemlerden kaçınılması, 65 yaş üstü, 20 yaş altı ve kronik rahatsızlığı olan çalışanların tespit edilmesi ve ek önlemlerin alınması, evden çalışmanın teşvik edilmesi ve vb yapılan işin mahiyetine göre alınacak önemleri acilen yerine getirmelidir.
EVDE KAL …
Alın teri ile geçinen işçiler hakkında tek ilgisi, arada sırada okuduğu 3. sayfa haberleri olan, tuzu kurularının sosyal medyadan “evde kal “ laflarına pek kulak asmıyorum. Hayatında ev kirası ödememiş veya kredi taksiti denkleştirmemiş bol keseden atanlara itibar edilmiyor, Çalışmak gerek, faturalar, kira, var ama bu sefer hayat eve sığmak zorunda. Evde kal.