ALAŞEHİR'Lİ HEMŞEHRİMİZ, AKTÖR TURGUT ÖZATAY...
O, ASLINDA ÇOK İYİ BİR KÖTÜ ADAMDI !.
30 Aralık 1927 tarihinde, memleketim Alaşehir'de dünyaya gelen, 26 Haziran 2002 tarihinde İstanbul'da vefat eden, Türk Sinemasının kötü adamı ! Turgut ÖZATAY'ı;
Ölüm yıl dönümünde, bir anımı paylaşarak yadedelim istedim...
Yıl 1995...
İzmir Karşıyaka Bahçelievler'de oturuyoruz...
O sene İzmir'de kış bayağı soğuk geçiyor..
O zamanlar kömür sobası var, odun kömür bol, yak babam yak..
Üzerinde; kestane kebap.., odaya güzel koku versin diye portakal, mandalina kabukları.., bir kenarda çaydanlık.., borusunda çamaşır telinde kurutulan çamaşırlar !. Ne güzel yıllardı !..
Oturma odası hamam gibi.. Dışarı çıktın mı, ayaz mı ayaz, kutuplara gitmiş gibisin !.
Yatak odası..kuzeye bakıyor.. Oda değil, buz damı sanki !.
Neyse, o kışı öyle geçirdik...
Nihayet bahar geldi... Hanım dedim, bir tane elektrikli soba alalım bari, şimdi biraz ucuzlamıştır, dedim. Tamam mı ?. Tamam!.
Tarih:30 Nisan 1995, günlerden Pazar, hafta sonu tatilimiz..
Çıktık çarşıya.. Karşıyaka'nın şu meşhur arabacılar sokağına..
Baktık, bir binanın 3. katında asılı bir tabela.. Beso Elektrikli Ev Aletleri Satış Organizasyon Ltd. Şti.
Çıktık..Çaldık kapıyı.. Açıldı.. Bir adam.. Nasıl diyeyim? Gözleri boncuk gibi, fıldır fıldır dönüyor, cin gibi biri ! Buyur etti.. Girdik.. Biz, elektrik sobası bakıyoruz, var mı? demeye kalmadan.. O, cin bakışlı gözlerini açarak: Hayır!. Biz soba moba satmıyoruz!. demez mi. Ama, tabelada...diyecek olduk. Bize, buyurun oturun, konuşalım, anlatayım, dedi.
Önce tanıştık. Adı, M. Emin Kılıçoğlu.. Şirketin Pazarlama Müdürü. Anlattı da anlattı... İşte; kuartz çubukları şöyle... rezistansları böyle... yansıtıcıları...v.s. Hepsi Alman malı.
O nedenle, bu basit bir soba değil, elektrikli ısıtma cihazı, cihaaz, cihaaaz !.. Tanıtım sohbete dönüştü, iki saate yakın sürdü. Bu cihaz beynime kazındı!. Bu nasıl bir ikna kabiliyeti, nasıl bir anlatım, anlatamam!.
Neticede ne oldu biliyor musunuz? Biz o elektrikli sobadan, pardon cihazdan! bir tane alacakken iki tane aldık! Bitmedi... Bir de Şirketin satış elemanı olduk!. Böylece ek işimiz de oldu. O kadar olur..
Sonra.. Ürün pazarlama eğitimleri... satış teknikleri... taktikleri... İşi iyice kaptık.. Öyle ki, o gazla yaz sıcağında yıllık izinliyken hem Alaşehir'de, hem de İzmir'de, 15 adet kadar cihaz sattık!.
Gelelim mevzuya...
Satıştan sonra, sipariş sözleşmelerini Şirkete götürüyorum, komisyonumu alıyorum.. Yine böyle bir günde, şirketin yolunu tuttum, vardım, içeri girdim..
O da ne !..
Salonda... Karşımda... Yeşilçam'ın kötü adamı Turgut ÖZATAY !.
Kısa bir şok.. Şaşkınlık... Sonra, nasıl olduysa kendisine:
- Hoş geldiniz kötü adam ! deyiverdim.
Neeee...! Sen misin ona kötü adam diyen. Açtı ağzını yumdu gözünü... Gülerek dedi ki:
- Yalan değil ama, biraz eksik !
- Nasıl olur? dedim. Siz sinemanın kötü adamısınız..
- Yok, öyle değil, dedi. Sonra, yukarıda başlıktaki sözü söyledi:
- BEN ASLINDA, ÇOK İYİ BİR KÖTÜ ADAMIM !.
Ammaaa, benden daha kötüsü de var, hem de şeddelisi ! deyince, ben de:
- Kim bu şeddeli kötü? dedim.
- Kim olacak, bizim şu Tecavüzcü Coşkun !!. Hem kötü, hem de tecavüzcü ! demez mi.
Sohbet böyle başladı.. Sinemadan... Filmlerinden... Bu arada, ziyaret sebebinin, şirket müdürünün arkadaşı olduğunu, İzmir'e gelmişken uğradığını söyledi.
Hep merak ederiz ya, ünlüler nerelidir? diye.
Ben de sordum:
- Turgut Bey nerelisiniz? dedim. O da:
- Ben Alaşehir'liyim, demez mi !
Al bana bir şok ve şaşkınlık daha.. Bunun üzerine:
- Ben de Alaşehir'liyim, deyince, bu defa sohbet Alaşehir üzerinden devam etti...
Derken.. Şirket müdürünün gelmesiyle sohbetimizi noktaladık.
İlginç bir rastlantıyla tanıştığım, hemşehrim kötü adamla !
Güzel bir sohbet olmuştu..
Onlar odalarına geçtiler, ben de evraklarımı teslim ettim, komisyonumu aldım, evimin yolunu tuttum...
İnsan hayatında böyle güzel rastlantılar da oluyor, unutulmaz anılarda yerini alıyor...
70'li ve 80'li yıllarda...
Şehrimizin sinemalarında(Şehir ve Akın Sinemaları);
Filmlerini, az mı izlemedik...
Ne güzel yıllardı...
İşte böyleee...
Türk Sinemasına emek verdiği 46 yılda 497 filmle, en çok film çeviren 3. oyuncu olan Turgut ÖZATAY...
ÇOK İYİ BİR KÖTÜ ADAMDI !..
Allah rahmet eylesin...
Mekanı cennet olsun..
(Çocukluğumdan... 80'li yıllara kadar...
Güzel şehrimin;
Bağlarında.. Dağlarında..
Parklarında.. Bahçelerinde...
Caddelerinde.. Sokaklarında...
Bayramlarında.. Seyranlarında..
Yazlık-kışlık sinemalarında...
Her bir.. Kıyısında.. Köşesinde...
Okuduğunuzda, bazılarınızın, ne güzelmiş! Keşke bizler de o yıllarda yaşasaydık !
Diyebileceğiniz...
Birbirinden güzel ve ilginç anılar.. hikayeler...
İsteğe göre... Bilahare..)
Sonraki yazım:
Manisa'mızın ünlüleri.. Bakalım, kimler hangi ilçeden..?
A aaa! Ben bu oyuncuyu tanıyoruum ! Komşumuzduuu !
Esenlik dileklerimle...
A.YÜCEL